Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bakırköy’de ‘Kadim Dostlar İftarı’ programına katıldı. Burada bir konuşma yapan Erdoğan, “Kardeşlerim, hangi nedenle olursa olsun, yapılan yanlış bir tercih Allah korusun; sonu keşkelerle dolu nice pişmanlıklara yol açabilir. Etkileri iyi hesaplanmadan alınan fevri kararlar düzeltilmesi yıllar sürecek büyük bir tahribata sebebiyet verebilir. Attığımız her adıma, söylediğimiz her söze kılı kırk yaran bir hassasiyetle yaklaşmamız gerektiğine inanıyorum. 2019 mahalli idareler seçimlerinde çok küçük oy farklarıyla el değiştiren bazı belediyelerde yaşananların hepimiz biliyoruz. Ehil kadroların yerine göreve gelen kifayetsiz muhterislerin şehrimizi ne hallere düşürdüğünü izah etmeme gerek var mı? Bırakın vatandaşlarımızın hayatını kolaylaştıran yeni projelere, yeni eserlere imza atmayı, ulaştırma başta olmak üzere birçok alanda tıkır tıkır işleyen sistemleri bile bunlar bozdu” diye konuştu.
İMAMOĞLU’NU HEDEF ALDI
Erdoğan, “Şehirlerimizi belediyecilik hizmetlerinde ileriye götüremedikleri gibi beceriksizlikleriyle bir nevi fetret devrine soktular. En basitinden, deprem bu ülkenin bir gerçeğiyken yönettikleri şehirlerimizi depreme hazırlama noktasında hiçbir gayret sarf etmediler. Bunlar tam zamanlı değil, yarı zamanlı mesai ehliydiler. Kendi şahsi reklamlarına verdikleri ehemmiyetin yarısını, şehrin kördüğüm haline gelen sorunlarının çözümüne vermediler. Utanmadan, sıkılmadan üst geçitlerin gövdesine israfı bitirdik diyor, hangi israfı? Sadece sizin şurada malum mahallere, mahfillere harcadığınız rakamlar öyle bilinir gibi değil. Belediye başkanlığı gibi sorumluluğu ve vebali ağır bir görevi tek iş olarak değil, yarı zamanlı bir ek iş olarak yaptılar. Seçim gecesi milletin gözünün içine bakılarak söyledikleri ‘kazanıyoruz’ yalanlarını ise bugün kendileri bile hatırlamak istemiyor” ifadelerini kullandı.
“YENİ BİR FIRSAT PENCERESİ OLARAK GÖRÜYORUZ”
Tüm bu yaşadıklarımız bize şu gerçeği göstermiştir. Türkiye’nin kalkınma yolculuğunun sekteye uğramadan devam edebilmesi için Cumhurbaşkanı kadar, meclis kadar yerel yönetimlerde kimin olduğu belediye başkanlığı makamında kimin oturduğu da önemlidir. Hükümet ile mahalli idareler arasındaki uyumun; vizyon, niyet ve fikir birlikteliğinin ülkemizi hedeflerine daha kolay ulaştıracağı bir gerçektir. Burada yaşanacak bir uyumsuzluğun da kimi yerlerde son 5 yıldır olduğu gibi bizleri yavaşlatacağı aşikardır. 31 Mart’ı bu bakımdan milletimizin önüne açılan yeni bir fırsat penceresi olarak görüyoruz” dedi.